Sana bugüne kadar öğretilen dinsel bilgilerde insanlığın sonu olarak tarif edilen kıyamet; aslında 26.000 yıllık siklus devreleri sonunda Dünya Mektebi kapanırken, insanlarının uyandırılması, bilinçlerin ayağa kaldırılması demektir. Ancak çok nadir olmakla birlikte 26.000 yıllık devrenin bitmesine rağmen, insanların uyanamaması, gerçekleri idrak edememesi ya da istenmeyen yönlere sapması halinde de, o neslin yok edilmesi için dinsel bilgilerde anlatılan fiziksel kıyametlerin de Dünyada yaşandığı bilinmektedir.
Sirius Federasyonunca Satürn Bilgeleri aracılığıyla RaMu’lara astral toplantılarda tebliğ edilen bilgilere göre; son 26.000 yıllık devrenin, son yüzyılı olan 1900 yılından itibaren kozmik enerjilerle uyandırılmaya başlanan insanlık gerekli “Kritik Kütle” bilinçlenmesini sağlamıştır. Dolayısıyla Dünyada kesinlikle küresel fiziksel kıyamet yaşanmayacaktır. Fiziksel kıyamet olarak adlandırılan yıkım ve değişim, bölgesel boyutta ama büyük çapta olacaktır. Yine de çoğunluk kıyameti, uykuda olan bilinçlerinin uyanması şeklinde yaşayacaktır.
Bilinçlenen insanlar da, Dünyayla birlikte boyut değiştirecektir. Dünya halen 3ncü boyuttadır. Dünya ve insanlık 2300 yılında fiilen 4ncü boyuta geçmiş olacaktır. Aslında bu süreç 2000 yılından itibaren başlamış olup arttırılmakta olan yüksek kozmik enerjilerle, Dünya ve insanlık kademe kademe 4ncü boyuta taşınmaktadır.
Dünyanın içinde, Dünyayla iç içe yaşamakta olan Agartha medeniyeti bulunmakta ve orada 4ncü boyut evrimi yaşanmaktadır. Dünya Okyanuslarının altında kurulmuş olan Dragon’da da yüksek bir uygarlık olduğu seçilmiş kişilerce bilinmektedir. RaMu’lara astral toplantılarda tebliğ edilen bilgilerle, halen 3ncü boyuttan 4ncü boyuta geçme sürecinde bulunan insanlığın, belli bir bilinç aşamasına geldikten sonra, Agartha medeniyetinin Dünya'ya resmen açılacağı bildirilmiş, ayrıca evrendeki diğer yüksek bilinçli varlıkların da bu süreç içinde kendilerini açıkça Dünya İnsanlarına tanıtarak, temasa geçeceği açıklanmıştır.
İşte senin şu anda göremediğin, ancak iç içe yaşadığın bu farklı boyutlardaki medeniyetlerin mensupları, Dünya insanlarının 4ncü boyuta geçişi sürecinde onları karşılayacak, kendilerini tanıtacak ve gerekli bilgiyi aktaracaklardır. Kuran'ın Neml Suresinde bahsedilen “dabbetül arz”, yani yerden çıkacak ve gerçekleri anlatacak olan varlıklar, bu medeniyetlerin mensupları olan varlıklardır.
Dünyanın 4ncü boyuta geçişi şöyle olacaktır:
Güneş'ten ve Kozmos’tan gelen enerjileri, düşünce, bilgi ve bilinçleriyle çekerek hücresel titreşimlerini gerekli seviyeye yükselten insanlar kendilerini yine Dünya'da ama farklı bir ortamda bulacaklardır. Burası 4ncü boyuttur. Astral tebliğlerde “yükseliş” olarak anlatılan olay da budur. 4ncü boyuta geçen insanlar 3ncü boyutta kalan insanlar tarafından görülemeyecektir. Onlarla aynı yerde iç içe olmalarına rağmen, 3ncü boyut İnsanları, 4ncü boyuta geçen insanları kaybolmuş olarak algılayacaktır. Yükseliş, insanın mevcut bedeniyle birlikte 4ncü boyuta geçmesidir. 3ncü boyuttayken çeşitli nedenlerle “yükseliş”e katılmayan ya da katılamayan ancak bilgi ve bilinçlerini, hücresel titreşimlerini 4ncü boyut frekansına ulaştırmış olan insanlar ölümlerinden sonra ışınlanarak anında 33 yaşındaki bedenleriyle 4ncü boyuta alınacaklardır.
2300 yılına gelindiğindeyse 4ncü boyut tamamen Dünya üzerine açılacak ve yerleşecek, Dünya üzerinde 3ncü boyut bilincinde hiç bir insan kalmayacaktır. 4ncü boyut bilincine ulaşamayan insani bilinçler, evrimleri için 3ncü boyutun yaşandığı, diğer gezegenlere transfer edileceklerdir.
Kısaca, dabbetül arz; kıyamet zamanında, yani bilinçlenerek 4ncü Boyuta geçiş anında insanlara 4ncü boyutu tanıtacak, gerçekleri anlatacak ve halen Dünyanın içsel katmanlarında yaşamakta olan 4ncü boyut varlıklarıdır. 3ncü boyut insanlarına bu gerçek asırlar önce aktarılmış olmasına rağmen insanlar yarattıkları negatif enerji yoğunluğu ve karmik bağlardan dolayı dabbetül arz'ı yanlış anlamışlardır.
Unutma! Dabbetül arz, 3ncü boyut varlıklarına 4ncü boyut varlıklarını anlatan ezoterik ve okült bir semboldür.
Her bilgi Kadir-i Mutlak Yaratan bilgisidir. Bütün dinsel, ruhsal ve bilimsel bilgiler arasında gerçekleri ve kaynağın tekliğini gösteren inanılmaz bağlar vardır. Bütün bilgilerde “Gerçekler ve Doğrular” mevcuttur. Mevcut bilgi ve bilinç seviyesinden dolayı yanılan-yanlış yapan, bilgiyi yanlış yorumlayan insanın kendisidir.
Bugün 20 ziyaretçi buradaydı!
"Merhaba ziyaretçi, IP adresin 18.191.154.32"
Bizler de çocuktuk, bir şeyler öğrendik.
Bildiklerimizle övündük,eğlendik
Şu oldu,bu oldu da ne oldu sonra?
Bir bulut gibi geldik, yel gibi geçtik.
Ömer Hayyam.
YARIM ASIRLIK YAŞAMIMDA ÖĞRENDİKLERİM
- Güven kazanmanın yıllar gerektirdiğini, kaybetmeyeyse saniyelerin yettiğini öğrendim.
- Hak etmeyene gösterdiğim ilgi ve sevginin, görevmiş gibi algılandığını öğrendim.
- İnsanlar için olayların değil, kendilerinin ya da kendi düşüncelerinin önemli olduklarını öğrendim.
- Kazandıklarımın değil, hayatıma giren kişilerin önemli olduğunu öğrendim.
- Ne yaparsam yapayım, insanlara kendimi anlatamayacağımı ve kendimi zorla sevdiremeyeceğimi, benim onları düşündüğüm kadar, onların beni düşünmediklerini öğrendim.
- Kadın ya da erkek, insanın ancak 15 dakika çekici olabildiğini, sonra alışıldığını öğrendim.
- İnsanların beni, benim istediğim gibi sevmemelerinin, beni sevmedikleri anlamına gelmediğini öğrendim.
- Sevdiklerime her fırsatta sevgi dolu sözler söylemem gerektiğini, çünkü o anın belki de onları son görüşüm olabileceğini öğrendim.
- Aslında, kişilerin birbirlerini sevdiklerini ama sevgilerini gösteremediklerini; “günaydın”, “iyi günler”, “iyi akşamlar”, “hoş geldin”, “hoşça kal”, “lütfen”, “sağol” sözcüklerinin insanları arkadaş; “benim için önemlisin”, “iyi ki varsın”, “seni seviyorum” cümleciklerininse arkadaşları dost yaptığını öğrendim.
- Sinirlendiğimde, gerçekten buna değse bile asla acımasız olmamam gerektiğini öğrendim.
- İki kişinin tartışmasının, birbirlerini sevmedikleri; tartışmamalarının da sevdikleri anlamına gelmediğini öğrendim.
- Gerçek dostluğun ve sevginin, yıllarca görüşülmese bile bitmediğini öğrendim.
- En iyi dostumun hatta ailemin bile beni üzebileceğini ama yine de onları affetmen gerektiğini öğrendim.
- Acı çektiğimi düşündüğüm zamanlarda, evrensel düzen ve kuralların benim için değişmeyeceğini öğrendim.
- Verebileceğim bir şey kalmadığında bile, yardım isteyene yardım edebilecek gücü bulabileceğimi öğrendim.
- İki kişinin aynı koşullar altında, aynı açıdan, aynı şeye baktıklarında bile aynı şeyleri algılamadıklarını öğrendim.
- Doğru dürüst tanımadığım kişilerin bile, yaşantımı birkaç saat içinde değiştirebileceklerini öğrendim.
- İnsanları üzmeden düşüncelerimi açıklamanın, fikirlerimi söylemenin çok zor olduğunu öğrendim.
- Ne kadar ayrıntıya inersem, bir o kadar daha ayrıntı olduğunu öğrendim.
- Tüm bu öğrendiklerime rağmen, yine de hiçbir şey bilmediğimi öğrendim.
HEP ANILMAK İSTİYORSAN
- İnsanlar kimi zaman akılsız, mantıksız ve ben-merkezci olurlar. Yine de onları sev.
- İyilik yaptığında insanlar seni bencilce amaçlar taşımakla suçlarlar. Yine de iyilik yap.
- Başarılı olduğun takdirde sahte dostlar ve gerçek düşmanlar kazanabilirsin. Yine de başarılı ol.
- Bugün yaptığın iyilik yarın unutulabilir. Yine de iyilik yap.
- Dürüstlük ve şeffaflık seni kırılganlaştırabilir. Yine de dürüst ve şeffaf ol.
- Kurmak için yıllarını harcadığın şey bir gecede yerle bir olabilir. Yine de kur.
- Gerçekten yardımcı olmak istediğin kişiler yardımına saldırganlıkla karşılık verebilir. Yine de yardımcı ol.
- Dünyaya elindekilerin en iyisini ver, bu yüzden incitilebilirsin. Yine de elindekilerin en iyisini ver.
- Dünya çatışmalarla doludur. Yine de huzuru seç.
- İnsan yaşamında zorlar, kolaylar var, Bunları ayıran akıllı insan olmak zor.
- Bilgiçlik taslamak, boş konuşmak kolay, Az, öz ve gerektiğinde konuşan olmak zor.
- Akıl vermek, iş bozmak, kalp kırmak kolay, Bozuğu onaran, derde deva insan olmak zor.
- Niyet etmek, yaparım demek, başlamak kolay, Başladığı işi bitiren insan olmak zor.
- Almak kolay, benlik, bencillik kolay, Alan değil, veren insan olmak zor.
- Merak kolay, olay seyretmek kolay, Bakan insan değil, gören olmak zor.
- Kazanç kolay, servet, zenginlik kolay, Vicdanlı, namuslu, dürüst birey olmak zor.
- Açları kandırmak, azdırmak kolay, Açları doyuran insan olmak zor.
- Yemin etmek kolay, söz vermek kolay, Verdiği sözde duran olmak zor.
- Seçilmek, yükselmek, baş olmak kolay, Sahtekâr baskıyı kıran olmak zor.
- Hile, yalan, riya, kalleşlik kolay, Doğru olmak, içten insan olmak zor.
- Kan akıtmak kolay, acıtmak kolay, Acıyan yarayı saran olmak zor.
- Nefse uymak kolay, hırslanmak kolay, Nefsini, hırsını yenen olmak zor.
- Yuva kurmak, evlenmek kolay, Yuvada huzur veren, huzura eren olmak zor.
- Âşık olmak, sevmek, sevilmek kolay, Sevgiyi korumak, vefa, kadirşinaslık zor.
SÖZÜN KISASI
- Yaşam kolay, doğmak, yaşlanmak kolay, İnsanca yaşlanmak, insan olmak zor.
DUA ve TEŞEKKÜR
- Ey mikrokozmostan makrokozmosa her şeyin yaratıcısı ve sahibi Kadiri Mutlak Yaratan!
- Ruhumu, enerjimi, benliğimi ve bedenimi sana ve evrenin diğer pozitif güçlerine açıyor; ruhumda, enerjimde, benliğimde ve bedenimde mevcut her türlü hastalık, rahatsızlık, olumsuzluk, sevgisizlik, huzursuzluk, mutsuzluk, yoksulluk, fakirlik, sıkıntı ve darlığı sevgiyle uğurlarken, senden ve evrenin pozitif güçlerinden gelecek her türlü sağlık, şifa, sevgi, mutluluk, huzur, pozitiflik, maddi ve manevi zenginlik ve bolluğu sevgiyle kabul ediyorum.
- Ey mikrokozmostan makrokozmosa her şeyin yaratıcısı ve sahibi Kadiri Mutlak Yaratan!
- Öncelikle, beni yarattığın ve tekâmülüm için bana bir fırsat daha verdiğin için teşekkür ederim.
- Beni sağlıklı bir ruhla, sağlıklı ve sağlam bir bedende yarattığın için teşekkür ederim.
- Aklımı işlek, zekâmı keskin, belleğimi ve bilincimi güçlü, farkındalığımı açık yarattığın için teşekkür ederim.
- Diğer canlılar tarafından sayılıp sevilen kişi olmamı sağladığın için teşekkür ederim.
- İyi bir iş, iyi bir eş, aileme ve ulusuma yararlı, aklı fikri yerinde, eli ayağı düzgün evlatlar verdiğin için teşekkür ederim.
- Çocuklarımın iyi günlerini ve onların çocuklarını görmemi sağladığın için teşekkür ederim.
- Kimseye muhtaç etmediğin için teşekkür ederim.
- Verdiğin mal, mülk, para ve her türlü maddi varlık için teşekkür ederim.
- Her gece sağlıklı, dinlendirici, gençleştirici uyku; her sabah mutlu, huzurlu, sağlıklı, zengin, bolluk içinde geçen bir gün verdiğin için teşekkür ederim.
- İstediğim her şeye ulaşma, istediğim her şeyi elde etme fırsatı ve gücü verdiğin ve benim bu sırrı anlamamı sağladığın için teşekkür ederim.
- Eşimi ve beni anne-baba olarak seçtikleri için çocuklarıma; eşime ve bana bu fırsatı vererek onların anne-babası olma onurunu bizlere yaşattığın için sana teşekkür ederim.
- Bilerek ya da bilmeyerek, isteyerek ya da istemeyerek yaptığım yanlışları bağışladığın ve dualarımı hep kabul ettiğin için teşekkür ederim.